Bu kareleri resimleyeli cok zaman oldu ama bir turlu sayfaya eklemeya vaktim olmadi.
Gecen sene Halloween'in pek bir anlami yoktu Ecenaz icin, buyudukce kutlamalara daha cok katilma istegi var. Son dakikada belki on magaza dolastiktan sonra bulabildim giydigi bu kostumu. Her yer ana-baba gunu gibi, dukkanlar yagmalanirken kesmekese biz de katildik. Aksam davetli oldugumuz acikhavada yapilan partiye hazir olmak icin hepsi. Sanki parti bizim okula ozel yapilmis gibi neredeyse butun sinif arkadaslari da oradaydi. Ariya benzeyen cadi kostumu epey ilgi gordu Ecenaz'in. Ilk kez de makyaj yaptik. Christmas zamani eve cam agaci isteyecegi zamanlar da bizi bekliyor onumuzdeki senelerde. Simdilik bu seramoniye katilmamakta kararliyim, belki buyukdukce bazi seyleri anlatmak daha kolay olur. Daha onceki bir yazimda da anlatmistim, Turkiye'de christmas (Jesus Christ dan geliyor isim. Isa'nin dogumununun kutlanmasi) gelenegi olan cam agaci suslemesi ile yeni yil kutlamalari birbirine karistiriliyor diye, o yuzden ayni konuyu tekrar anlatmayacagim. Cunku Turkiye nereden geldigini ve ne oldugunu coktan unutmus durumda.
Bazen, ben de Hakus da Ecenaz'in ne kadar buyudugunu unutuyoruz. Fotografraflara bakinca daha iyi anliyoruz. Gecen aksam eski albumleri ve videolari gunyuzune cikardik yine. Dogdugu ilk gunden baslayarak basladik seyretmeye. Zamanla unutuluyor yasananlar ama iyiki videolarimiz var. Ecenaz'a daha kucukken izlettirdigimizde baska bir cocugu seviyoruz diye kiskanclik krizlerine girmisti. Artik buyudu kendisi oldugunu anlar diye hic endisesiz basladik seyretmeye ama cok fazla sey degismemis. Hala videodaki kendisini kiskaniyor:)
Iki arada bir derede kalma durumundayiz yani. Degisik bir doneme girdi Ecenaz. Simdilerde babadan cok bana yakin olma istegi var. Annem herseyi bilir, herseyi yapabilir, beni herkestan cok seviyor donemi biraz. Hakus gecen aksam sormus:
"Cumartesi senin gunun ne yapmak istersin?"
"Hepimiz evde oturup Mario oynalim, pizza yiyelim"
"Disarida birseyler yapalim, hem anne pizza sevmez ki"
"Hayiiiiir, annem beni seviyor, ben de pizzayi seviyorum, o zaman annem pizzayi da sever"
Gel de gulme degil mi?
Kitap okuma merakimiz okullarin bir hafta tatile girmesiyle rafa kalkmis durumda. Ilk aldigimiz okuma kitaplarimiz ve Ecenaz'in okuma halleri bir sonraki yaziya kalsin.
Sonunda Turk ekmegine yakin bir ekmek tutturdum, hem goruntu olarak hem de tat olarak. Dallas'taki bir merkezi ziyaret ettigim gun yakinlarinda oldugum Turk restoranina ugradim. Siparis verdigim seyler hazir olurken ekmek ve pideleri yapan sefle konusma firsatim oldu. O firinin basinda calisirken hem Amerika'daki unlardan, mayalardan konustuk hem de yaptigi nefis seylerin tadina baktim. Uzerine bir de baklava ikrami yaptilar. Evde baklava da yaptigim icin konu oraya da gelmeliydi. Ikimiz de ayni yufka ve malzemeyi kullandigimiz halde onlarin baklavasi ile ev yapiminin arasindaki tat farkina neyin sebep oldugunu da ogrendim. Ama sizinle paylasmayacagim:)
Bunlarin hepsi Hakus ve Ecenaz evde yemek beklerken oldu:) Bu ekmek de o konusmanin ardindan cikti ortaya. Turkiye'deki ekmege gore daha dolu dolu bir ekmek. Hani 300 gr ekmek tartismasi vardir ya hep Turkiye'de, benim ki ev yapimi oldugu icin daha agir bir ekmek oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder